Aylardır süren bir soykırımın adıydı Gazze.
Bombaların altında kalan çocuklar, yok edilen hastaneler, yıkılan hayatlar...
Ve bir avuç insanın, tüm dünyanın sessizliğine rağmen direnişi.
Peki şimdi ne oldu da gözler bir anda başka yere çevrildi?
İran-İsrail krizi neden bu kadar hızlı büyütülüyor?
Savaş tam da Filistin halkının sesinin dünyanın dört bir yanından yankı bulmaya başladığı bir dönemde mi tırmandı?
Bu yeni gerilim, acaba bir stratejinin parçası mı?
Unutturmak için...
Gazze’yi, Şifa Hastanesi’ni, enkaz altındaki bebekleri, mahvolmuş hayatları...
Acaba İsrail, İran gerilimini bir perde olarak mı kullanıyor?
Dünyanın dikkatini başka yöne çekip, Gazze'deki zulmü örtbas etmek mi istiyor?
Üstelik sadece devletlerin değil, halkların da uyanmaya başladığı bir dönemdeyiz.
İspanya’da, Fransa’da, Türkiye’de, Amerika’da, İngiltere’de... milyonlar “Gazze için adalet!” diye sokaklara dökülürken bu "yeni kriz" ne kadar tesadüf olabilir?
Artık herkesin şu soruyu kendine sorması gerekiyor:
“Bu savaş kimin savaşı ve bu gündem kimin yarasına ilaç oluyor?”
Biz unutmuyoruz!
Gazze’yi unutturmaya çalışanların oyununu da, bu oyunla susturulmak istenen çığlıkları da biliyoruz.
Evet, savaş kötüdür. Ama asıl tehlike, gerçekleri susturmak için çıkarılan savaşlardır.
Bu yüzden bir kere daha haykırıyoruz:
Gazze susmadı, susturulamaz!
Yorumlar
Kalan Karakter: