2023 yılında nüfusu 2 milyonu aşan Şanlıurfa’da şehrin tam da merkezinde yaşanan sel hadisesi tam bir felakete dönüştü ve onlarca insan hayatını kaybetmesine yol açtı. Peki, bu durumun yaşanmasına neden olan unsurlar nelerdi? Ayrıca neler yapıldı veya yapılmadı ki art arda yaşanan bu acılar şehrimizin makus kaderi olarak lanse edildi. 

O halde, bölgemizde son dönemlerde yaşanan su taşkını hadiselerinin neden ciddi sel felaketlerine dönüştüğünü kısaca ve maddeler halinde birlikte irdeleyelim, çözüm yollarını da değerlendirelim.

Esasen ilk bakışta bu afetlerin oluşmasında 3 başlık öne çıkmakta;

     Çarpık Kentleşme

     Kentsel dönüşüm adı altında rantsal dönüşüme yol verilmesi

     Dere yataklarının imara açılması.

1) Yukarıda zikrettiğimiz 3 ana başlık yaşanan vehameti izah etmeye yeterlidir ancak biz kamuoyunu aydınlatma açısından konuyu en ince ayrıntısına kadar değerlendirelim;. 

 Öncelikle sorunlara altyapı ıslah tekniği ile değil de, sadece görsel çözümler getirmeye çalışmak, liyakatin bittiğini ve yönetim işinin ehil ellerde olmadığını göstermektedir.

 Örnek olarak, Belediyenin altyapı ile ilgili birimin başında bulunan daire başkanının tekniker olması ve ilkokul mezunu birisinin şube müdürlüğüne getirilmesi gibi uygulamalar gösterilebilir ki, bu liste böyle uzayıp gitmektedir. 

2) Belediyenin diğer kadroları da incelediğinde baştan aşağı liyakatsiz ve hukuksuz bir örgütlenmenin olduğunun görülmektedir. Genel Sekreterin yaptığı iddia edilen birtakım yolsuzluklar basına da yansımış ve konuyla ilgili tatmin edici cevaplar verilememiştir.

3) Şehir dışından ithal memur getirerek kritik görevlerde yer vermeleri yapılan hukuksuzluk ve yolsuzluklara kılıf uydurmaya çalışmanın bir başka şeklidir. Örneğin Abide kavşağında yapılan alt geçit projesinin Novada Park AVM yönüne doğru tam ortasından bir çıkışı vardı. Bundan dolayı merkez ortaokulunun bir bölümünün yıkılmasına ve Novada park yönüne yapılacak çıkışın kazısı yapılmasına rağmen bu projeden vazgeçildi. Şayet bu çıkış yapılmış olsaydı o kadar insan alt geçitte ölmeyecekti ve orada yakıcı bir can pazarı yaşanmayacaktı. O alt geçitten gelen çıkış ve Novada Park AVM'nin arkasındaki yol çift yön olacaktı.

Novada arkasındaki cami bile tüm uyarılara rağmen Cavsak deresinin tam üstüne yapıldı. TOKİ mevcut belediyenin olduğu yeri projelerken dere üstü yol olarak projelenmiştir ve nitekim bu kayıtlarda mevcuttur, incelendiği takdirde detaylarına ulaşılacaktır.

4) Eski belediye başkanlarımızın Abide kavşağı için sunduğu projede hem alt geçit hem de üst geçitleri mevcuttu. 2012-2013'te Bakan bu projeyi kabul etmeyip Karayollarına mevcut alt geçit projesini yaptırdı ve o projede de Novada Park AVM yönüne alttan tam ortadan bir çıkış vardı. O proje uygulanmış olsaydı hem bu sorunlar yaşanmayacaktı, hem de tekrardan yapılan o üst geçitlere de gerek kalmayacaktı. Karaköprü deresinin çok eski yıllarda akış debisi seviyesinde sneredeyse ikinci 35 metre yolun seviyesine ulaşan bir akış izine rastlanmıştı

5) Bu tür dereler 100-500-1000 yıl tekrarlamalı o en büyük debi ve seviyede mutlaka akışa geçeceği bilimsel bir gerçek iken neredeyse dere içi imara açılmış durumdadır. Yani o imara açılan o bölgede on binlerce konutta ikamet eden vatandaşlarımız büyük bir risk altındadır.

6) Durum kısaca budur ve bu yaşanan sel felaketleri sadece bir uyarı niteliğindedir. Emin olmalıyız ki, bu derelerin kısa zamanda sağlıklı ıslahına yönelik tedbirler alınmaz ise, halkımızın bu sellerin 10-20 katı şiddetiyle ve çok büyük felaketler ile karşı karşıya kalabileceğini de bilimsel veriler ışığında söyleyebiliriz.

7 ) Belediyede Su altı arama kurtarma daire başkanlığı kurulmalı baraj kanaletler her yıl onlarca can kaybımızı başka İllerden gelen kurtarma ekipleri sağlıyor…

8) Birince selden önce tedbir alın uyarısı yapan Büyük şehir belediyesi maalesef kendi kurum ve birimleri tedbir almayı ihmal ederek bu kadar canımızın kaybına neden olmuşlardır.

9) Şanlıurfa’da selden kaynaklı çamur temizleme için yardıma gelen diğer şehir belediyelerine içlerinde muhalif belediyeler olduğu için teşekkür dahi edilmemiştir. Biz Şanlıurfa’lı vatandaşlar olarak yardıma gelen tüm belediyelere ve yardım ekiplerine çok teşekkür ediyoruz.

10)Netice olarak, liyakatsizliğin, ehliyetsizliğin ve iş bilmezliğin getirdiği acı tablonun ana nedenleri işte bu unsurlardı. 

Yeniden tüm hemşerilerimize geçmiş olsun dileklerimizi sunuyor, yaşamını yitirenlere Allah’tan rahmet ve kederli yakınlarına başsağlığı diliyorum.