ŞANLIURFA - Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi, 30 bin metrekarelik tek müze kompleksi unvanıyla 14 ana sergi salonu ve 33 canlandırma alanıyla ziyaretçilerini geçmişe götürüyor. Sergi salonlarında kronolojik olarak önce Paleolitik Döneme ait yüzey buluntuları ve canlandırmalar, Neolitik Döneme tarihlenen insan boyutlarında yapılmış 'Balıklıgöl Adamı', Göbeklitepe kazı buluntuları ve canlandırmaları, Nevali Çori Tapınağı, Kalkolitik, Tunç, Demir, Helenistik, Roma, Bizans ve İslami dönemlere ait en önemli eserler sergileniyor. Ayrıca müzede çakmak taşından kesici aletler, taş idoller, pişmiş topraktan boyalı ve boyasız geometrik desenli seramikler, mühürler, ölü gömme küpleri (pithos), madeni eşyalar, takılar ve heykeller ile Karahantepe’deki 11 bin yıl öncesine ait insan kafalarının sergilendiği müze yerli ve yabancı turistler tarafından büyük ilgi görüyor.
"11 BİN YILLIK İNSAN KAFASI BÜYÜK İLGİ GÖRÜYOR"
Göbeklitepe’ye kardeş olarak gelen Karahantepe'de yapılan kazılarda insana ait betimlerin, 3 boyutlu heykellerin Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi'nde yer alan Karahantepe Neolitik İnsan Sergisinde ziyaretçilere açık olduğunu vurgulayan Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi Müdürü Celal Uludağ, Karahantepe'de çıkarılan 3 boyutlu heykellerin en iyi örneklerinden birinin de 11 bin yıllık insan kafası ile sırtında leopar taşıyan insan heykeli olduğunu söyledi.
Karahantepe’de Neolitik döneme ait önemli eserlerin bulunduğu ören yeri, tüm dünyanın dikkatini yeniden bu bölgeye çektiğini belirten Uludağ, "Karahantepe'de bugüne kadar yapılan kazılarda insana ait betimlerin, 3 boyutlu heykellerin sayısı biraz fazla, sayısı fazla olunca da öne çıkıyorlar. Bilindiği gibi Karahantepe’deki arkeolojik kazı çalışmaları 2019 yılında Necmi Karul başkanlığında başladı. Bölgede 3 yıldır devam eden kazılar sonucunda çok önemli eserlere ulaşıldı. Bu eserlerin içerisinde en önemli olanları insan başlarıydı. 3 boyutlu heykeller ortaya çıktı. Göbeklitepe’de bu eserlere rastlanmıştı. Ancak Göbeklitepe’de daha çok hayvan betimlenmesi vardı.
Göbeklitepe’nin kardeşi olan Karahantepe’de ise insan heykelleri çok fazla ortaya çıktı. Bunların içerisinde bulunan en önemli kafa ise AD yapısında bulunan ve muhtemelen yapının ötülmesi esnasında alana bırakılmış bir eserdir. Kırılmış bir heykelin parçası olarak düşünüyoruz. İnsansı özellikler çok ön plandadır. Saçları özellikle arkaya doğru toplanmış topuz biçimde bir yapıya sahip bir eserdir” diye konuştu.
"HEDEFİMİZ 500 BİN ZİYARETÇİ"
Celal Uludağ, Taştepeler projesi duyulduktan sonra pandemi koşullarına rağmen geç yıl 200 bin ziyaretçiye ev sahipliği yaptıklarını anlatarak, Göbeklitepe’ye ise gelen ziyaretçi sayısının 600 bine yaklaştığını kaydetti. Tüm dünyanın gözü Şanlıurfa’da olacağının altını çizen Uludağ, bu yıl içerisinde müzeyi 500 bin kişinin ziyaret etmesini beklediklerini vurgulayarak şunları söyledi:
“Karahantepede çıkarılan eserlerin çoğu Göbeklitepe’yle çağdaş bir yapıya sahiptir. Günümüzden 10-12 bin yılla denk geliyor. Bu yürütülen kazılar dünyada daha çok ses getirdi. Özellikle neolitik çağla ilgilenenlerin gözü ülkemize ve Şanlıurfa’ya çevrildi. Bakanımızın talimatıyla Şanlıurfa’ya neolitik çağ araştırma merkezinin kurulması yer alıyor. Ayrıca 2023 yılında dünya neolitik kongresinin Şanlıurfa’da yapılması planlanıyor. Karahantepe müzesinin açılmasıyla Şanlıurfa Arkeoloji Müzesinde yoğunluk yaşandı. Taştepeler projesi duyulduktan sonra pandemi koşullarına rağmen geç yıl bayağı ziyaretçi aldık. Şanlıurfa müzesini 200 bin kişi ziyaret etti. Göbeklitepe’yi ise 600 bine yaklaştı. Tüm dünyanın gözü Şanlıurfa’da olacaktır. Bu yıl içerisinde müzemizi 500 bin kişinin ziyaret etmesini bekliyoruz”.